- Katılım
- 28 Ağustos 2019
- Mesajlar
- 355
- Elmaslar
- 309
- Puanlar
- 3.060
- Yer
- İstanbul • 17
- Minecraft
- • Crake •
Sil Baştan
Lily sabah uyandığında her zaman olduğu gibi ilk iş hangi günde olduğunu öğrenebilmek için takvime bakardı ve o gün yapacaklarını gözden geçirirdi. Takvime baktıktan sonra, yüzünü yıkayıp salona kahvaltı yapmaya geçti. Babası Jack kahvaltısını 30 dakika önceden Lily'nin kahvaltısını hazırlayıp çalıştığı yere yani hastaneye gitmiştir. Lily'nin babası Jack, Amerika'nın en gelişmiş ve en büyük hastanesinde doktordu. Lily masaya geçip kahvaltısını yemeye başlamıştı. Biraz soğuk olsa da aç olduğu için tabağının hepsini bitirmişti. Saat 13.00 civarlarıydı ve Lily kıyafetlerini giyip antrenmana gidecekti. Küçüklüğünden beri kayak ile meşgül olan Lily ülkenin en iyi kayakçılarından biriydi. Bir çok ödül kazanan Lily'nin en korkusu sakatlanmaktı. Kurama Dağı'nda hocası ile buluşan Lily'i kayak malzemelerini giyip teleferiğe doğru ilerledi. Beraber Kurama Dağı'nın en üstüne doğru ilerlerken, teleferik birden 50 metre yükseklikten karların üstüne düştü.
Jack, gece gündüz işine odaklanan ve eve çok uğrayamayan bir adamdı. Her zamanki gibi ameliyathanenin yolunu tutmuşken Kurama Dağı'nda olan faciayı duymuştu. Yaklaşık 47 kişinin öldüğü açıklanmıştı. Kızınında orada antrenman yapacağını bilen Jack, kızını hemen aramaya çalışmıştı. Fakat ulaşamamıştı. Daha sonra hocası Oscar'ı aramıştı fakat ona da ulaşamamıştı. Üzgün ve sinirli bir tavırla Kurama Dağı'na giden Jack kızını aramaya koyulmuştu. Yaklaşık 2 saat sonra kızının bedenini bir kar kütlesinin üstünde gören Jack bağırarak ambulans çalışanlarını oraya çağırdı. Hızlı bir biçimde ameliyathanenin yolunu tuttular. Ameliyat yaklaşık 16 saat geçmşti. Lily iyidi fakat çok mutsuz bir haber alacağını bilmiyordu. Lily'nin ayakları bir daha olmayacaktı yani kullanamayacaktı. Bu durumu öğrenen Lily üzüntüsünü ağlayarak geçiştiriyordu. Sabahtan akşama kadar ağlıyordu.
Babası Lily için özel bir ev yaptırmıştı. Bu ev Lily'nin tekerlekli sandalye ile işlerini kolayca yapacağı şekilde hazırlanmıştı. Lily bunları takmıyordu. Çünkü en büyük tutkusu kayaktı. Bir daha kayak yapamayacağının üzüntüsünü yaşıyordu. Babası da bu konu hakkında bir şey söylemiyordu. Bir gün internette dolaşan Lily'nin önüne bir haber çıktı. Bu haberi görünce Lily çok şaşırmıştı. Haberin içeriğinde kayak yapan ve ayakları olmayan bir kız vardı. Lily hemen babasına bu haberi gösterdi. Fakat babası bu habere karşı çıkmıştı. Lily buna çok üzülmüştü ve odasına kapanmıştı. Aradan 2 gün geçtikten sonra hala babasıyla konuşmayan Lily, babasını bir türlü ikna edip kayıtlara gitmişti. Yaklaşık 3 ay eğitim alan Lily ilk maçına çıkacaktı. İlk maçında dünya rekoru kırmıştı. Babası onunla çok gururluydu. Lily şampiyon olduktan sonra bir röportaja davet edilmişti. Bu röpartajda kendisinin önceden de kayak yaptığını ve pes etmeyip bu tutkusunu engelli kayakta bitirdiğini söylemişti.
Hayatda böyledir. Bir işi yapamıyorsanız veya bir sıkıntı çıktıysa üzerine gidin! Emin olun faydasını göreceksiniz
