Merhaba değerli arkadaşlarım,
Bugün sizlere tıpkı eski günlerdeki gibi okuduğum ve ilgimi çeken kitaplardan birini yani: Stefan Zweig - Vicdan Zorbalığa Karşı kitabını önerecek ve arka yüzünde yazan, Roman'ın ana konusunu anlatacak ve sonunda kitaptan bir söz ile veda edeceğim. İyi okumalar.
Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Casus Tellio Calvin'e, okuru Fransız reformcu Jean Calvin'in diktatörlüğünün hüküm sürdüğü XVI. Yüzyıl Cenevre'sine götürür. Calvin'in farklı görüşlere gösterdiği tahammülsüzlük, hümanist din adamı Miguel Serveto'nun resmi öğretiye ters düşen görüşleri nedeniyle ölüm cezasına çarptırılmasıyla zirveye tırmanır. Tam da bu noktada Sebastian Castellio, Calvin'in karşısında tarih sahnesindeki yerini alır.
.
.
Bu kitap Stefan Zweig'in, kendi yaşamını belirleyecek Nasyonal Sosyalizm de dahil olmak üzere Totaliter rejimlere yönelttiği bir eleştiri olarak da anlaşılabilir. Katı ideolojilerin beraberinde getirdiği tehlikelerin göz önüne serildiği, insanca yaşamak için; düşünce özgürlüğünün, hoşgörünün altının çizildiği kitap bu özellikleriyle evrensel nitelikte.
.
Zaten bir çoğumuz ''Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu, Olağanüstü Bir Gece, Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat, Bir Zanaatkarla Beklenmedik Karşılaşma'' gibi kitaplarından değerli yazar Stefan Zweig'i tanıyor ve seviyoruz. Ancak bu kitabı ve aklımda olan birkaç kitabın henüz fazla kişi tarafından bilinmediğini düşünerek bu konuyu açmak istedim. Umarım sizlere güzel bir alışkanlık aşılarım. Sevgilerle...
Aynı zamanda her ay 3 kişiye istediği bir edebi romanı veya kendisine bir şey katabileceğini düşündüğüm kitapları hediye etmek istiyorum. Bunun için de ileride bir oylama yapabilirim ilginize göre. :)